Yorum: #1
10-27-2009, 00:43
Çiçek Aşısı
Bugün kullanılmakta olan çiçek aşısı da*nalardan alınır. Çiçek aşısı yapılan müesseselerde hastalıksız. sağlam ve genç danalar gayet temiz ve fenni ahırlarda çok dik*katle bakılıp beslenirler.
Çiçek aşısı hazırlanmak istenildiğinde, dananın sırtı*nın yan taraflarının derisi güzelce tıraş edilir. Tıraş edilen yerler sabunlu su ile iyice temizlenir. Sonra bu tıraş edilen yer*lerin derisi üstüne bir ustura ile, kan çıkarmadan, uzun çizgi*ler yapılır. Bu çizginin üstüne inek çiçeğinin mayası sürülür. Hayvanın sırtı gayet temiz bezlerle örtülür.
Bir müddet sonra dananın sırtında ufak ufak çiçek çıban*ları hâsıl olur. Bunlar büyüyüp olgunlaştıktan sonra özel bir takım aletlerle kazınarak çıban mahsulleri toplanır. Temiz (giycerine) ile karıştırılarak buz dolaplarında üç ay kadar sak*lanır. Kontrolları yapılır. Bu suretle hazırlanan çiçek aşısı ufak şişelere veya ince cam borulara doldurulur, işte bugün kullandığımız çiçek aşısı budur.
Çiçek aşısında dikkat edilecek noktalar şunlardır: aşı kuvvetini ve canlılığını kaybetmemek için daima soğukta sak*lanmalıdır. Buzluktan çıkarılıp âdi oda derecesinde (+4 dere*cesinin üstünde) bırakılacak olursa çabucak bozulur. Bundan yapılan aşılar da tutmaz.
Çocukları aşılamak için mevsim yoktur. Aşı her mevsim*de yapılabilir. Normal olarak çocuk (5 - 6) aylık iken aşılanır. Eğer ortalıkta çiçek hastalığı varsa ve çocuk buluşma tehlike*sine düşebilecekse bu aylardan daha ufak iken de aşılanabilir.
Şayet aşılanacak çocukta ateşli bir hastalık ve yahut de*risinde yaralar, çıbanlar, egzama gibi arızalar varsa bunları tedavi etmeden aşılamak doğru değildir.
Aşı çok defa koldan yapılır. Bacaktan yapılması, bazı mahzurlarından dolayı, birçok doktorlar tarafından uygun gö*rülmemektedir.
Aşı yapılacak yerin derisini temizlemek için kuvvetli mik*rop öldürücü ve deri üstünde uzun müddet kalıp aşıyı boza*cak ilâçlar kullanılmaz. En iyisi aşı yapılacak yeri sıcak sabun*lu su veya biraz (Ether) ile temizlemektir.
Aşı ispirto alevinde yakılmak suretiyle temizlenmiş yeni bir kalem ucu, bir iğne veya bir lanset ile yapılmalıdır. Bu gi*bi bir âletle deri üstünde, kan çıkarmadan, birbirine birer santim aralıkla, iki üç çizgi çizilir. Aşı tüpü kırılarak bu çizgi*lerin üzerine birkaç damla kadar- aşı sıvısı konur. Kalemin ucu ile hafifçe dokunularak aşı çizgilerin üstüne iyice yayılır ve bırakılır.
Aşının üzerini sargı ile bağlamaya veya orasını örtmek için ilâç kaşesi gibi şeyler koymaya lüzum yoktur. Aşının bir müddet kuruması beklenir, sonra çocuğun sırtına bol kollu temiz bir gömlek giydirilir.
Eğer aşı tutacaksa iki üç gün sonra koldaki çizgilerde ha*fif bir kırmızılık başlar. Dördüncü güne doğru bu kırmızılık*lar daha barizleşir. Sekizinci günde kabarıklık büyür, içinde sarımtırak, bulanık bir su toplanarak bir çıban haline gelir. Bu sırada çıbanın etrafı, bazı vakalarda kolun bu kısmı geniş bir şekilde kızarmış bulunur. Bu esnada koltuk altındaki lenfa bezlerinde de şişmeler görülebilir. Çocuk o günlerde biraz ateşlenir ve huysuzluk göstermeye başlar. Bu âdeta ufak bir çiçek hastalığına tutulma demektir. Müteakip günlerde kırmı*zılıklar yavaş yavaş geçer. Çıban kurur, kabuklanır. Daha son*ra kabuk kendi kendine düşer, yerinde bütün ömür boyunca kaybolmayacak bir aşı izi kalır.
Bazı çocuklarda ilk aşı çok dikkatli yapıldığı halde, vü*cutlarında analarından aldıkları bir bağışıklık mevcut olduğu için tutmaz. Bu takdirde birer aylık aralıklarla aşıyı tutunca-ya kadar tekrarlamak lâzım gelir. Çiçek aşısı insanları çiçek hastalığından kesin olarak koruyan bir aşı olduğundan bir*çok memleketlerde ve bizim yurdumuzda bu aşı ile aşılanmak kanunen mecburidir.
Çiçek aşısı ilk defa doğduktan sonra yukarıda belirttiği*miz gibi çocuk (5 -6) aylık iken yapılır. Aşının koruma müd*deti (5-6) yıl arasındadır. Onun için çocuklar ilk okula baş*larken tekrar aşılanırlar. Ondan sonra lüzumu oldukça (5 - 7) yıllık fasılalarla aşının tekrarlanması sağlık ve çiçekten ko*runmak için garanti teşkil eder.
. Çiçek hastaliginin iki cesidinden, sik gorulen (kayitli vakalarin %90'i) ve bazen ölümcül de olabileni.
Bugün kullanılmakta olan çiçek aşısı da*nalardan alınır. Çiçek aşısı yapılan müesseselerde hastalıksız. sağlam ve genç danalar gayet temiz ve fenni ahırlarda çok dik*katle bakılıp beslenirler.
Çiçek aşısı hazırlanmak istenildiğinde, dananın sırtı*nın yan taraflarının derisi güzelce tıraş edilir. Tıraş edilen yerler sabunlu su ile iyice temizlenir. Sonra bu tıraş edilen yer*lerin derisi üstüne bir ustura ile, kan çıkarmadan, uzun çizgi*ler yapılır. Bu çizginin üstüne inek çiçeğinin mayası sürülür. Hayvanın sırtı gayet temiz bezlerle örtülür.
Bir müddet sonra dananın sırtında ufak ufak çiçek çıban*ları hâsıl olur. Bunlar büyüyüp olgunlaştıktan sonra özel bir takım aletlerle kazınarak çıban mahsulleri toplanır. Temiz (giycerine) ile karıştırılarak buz dolaplarında üç ay kadar sak*lanır. Kontrolları yapılır. Bu suretle hazırlanan çiçek aşısı ufak şişelere veya ince cam borulara doldurulur, işte bugün kullandığımız çiçek aşısı budur.
Çiçek aşısında dikkat edilecek noktalar şunlardır: aşı kuvvetini ve canlılığını kaybetmemek için daima soğukta sak*lanmalıdır. Buzluktan çıkarılıp âdi oda derecesinde (+4 dere*cesinin üstünde) bırakılacak olursa çabucak bozulur. Bundan yapılan aşılar da tutmaz.
Çocukları aşılamak için mevsim yoktur. Aşı her mevsim*de yapılabilir. Normal olarak çocuk (5 - 6) aylık iken aşılanır. Eğer ortalıkta çiçek hastalığı varsa ve çocuk buluşma tehlike*sine düşebilecekse bu aylardan daha ufak iken de aşılanabilir.
Şayet aşılanacak çocukta ateşli bir hastalık ve yahut de*risinde yaralar, çıbanlar, egzama gibi arızalar varsa bunları tedavi etmeden aşılamak doğru değildir.
Aşı çok defa koldan yapılır. Bacaktan yapılması, bazı mahzurlarından dolayı, birçok doktorlar tarafından uygun gö*rülmemektedir.
Aşı yapılacak yerin derisini temizlemek için kuvvetli mik*rop öldürücü ve deri üstünde uzun müddet kalıp aşıyı boza*cak ilâçlar kullanılmaz. En iyisi aşı yapılacak yeri sıcak sabun*lu su veya biraz (Ether) ile temizlemektir.
Aşı ispirto alevinde yakılmak suretiyle temizlenmiş yeni bir kalem ucu, bir iğne veya bir lanset ile yapılmalıdır. Bu gi*bi bir âletle deri üstünde, kan çıkarmadan, birbirine birer santim aralıkla, iki üç çizgi çizilir. Aşı tüpü kırılarak bu çizgi*lerin üzerine birkaç damla kadar- aşı sıvısı konur. Kalemin ucu ile hafifçe dokunularak aşı çizgilerin üstüne iyice yayılır ve bırakılır.
Aşının üzerini sargı ile bağlamaya veya orasını örtmek için ilâç kaşesi gibi şeyler koymaya lüzum yoktur. Aşının bir müddet kuruması beklenir, sonra çocuğun sırtına bol kollu temiz bir gömlek giydirilir.
Eğer aşı tutacaksa iki üç gün sonra koldaki çizgilerde ha*fif bir kırmızılık başlar. Dördüncü güne doğru bu kırmızılık*lar daha barizleşir. Sekizinci günde kabarıklık büyür, içinde sarımtırak, bulanık bir su toplanarak bir çıban haline gelir. Bu sırada çıbanın etrafı, bazı vakalarda kolun bu kısmı geniş bir şekilde kızarmış bulunur. Bu esnada koltuk altındaki lenfa bezlerinde de şişmeler görülebilir. Çocuk o günlerde biraz ateşlenir ve huysuzluk göstermeye başlar. Bu âdeta ufak bir çiçek hastalığına tutulma demektir. Müteakip günlerde kırmı*zılıklar yavaş yavaş geçer. Çıban kurur, kabuklanır. Daha son*ra kabuk kendi kendine düşer, yerinde bütün ömür boyunca kaybolmayacak bir aşı izi kalır.
Bazı çocuklarda ilk aşı çok dikkatli yapıldığı halde, vü*cutlarında analarından aldıkları bir bağışıklık mevcut olduğu için tutmaz. Bu takdirde birer aylık aralıklarla aşıyı tutunca-ya kadar tekrarlamak lâzım gelir. Çiçek aşısı insanları çiçek hastalığından kesin olarak koruyan bir aşı olduğundan bir*çok memleketlerde ve bizim yurdumuzda bu aşı ile aşılanmak kanunen mecburidir.
Çiçek aşısı ilk defa doğduktan sonra yukarıda belirttiği*miz gibi çocuk (5 -6) aylık iken yapılır. Aşının koruma müd*deti (5-6) yıl arasındadır. Onun için çocuklar ilk okula baş*larken tekrar aşılanırlar. Ondan sonra lüzumu oldukça (5 - 7) yıllık fasılalarla aşının tekrarlanması sağlık ve çiçekten ko*runmak için garanti teşkil eder.
. Çiçek hastaliginin iki cesidinden, sik gorulen (kayitli vakalarin %90'i) ve bazen ölümcül de olabileni.